Türkiye’nin Garantörlüğü AB’ye Taşındı (2/2)

Türkiye’nin Garantörlüğü AB’ye Taşındı (2/2)

Birinci Bölümün Devamı..

 

Kasım 2005’de izinsiz olarak sınırı geçip yeşil hat üzerindeki boş bir nöbetçi kulübesinden Türk bayrağını indirmesi nedeni ile Türk makamlarınca tutuklanmış ve yargılanmış olan Kıbrıs Rum Yönetimi AP vekili Marios Matsakis, 21 Ekim 2008 tarih ve E-58701/8 sayı ile sonra da  26 Kasım 2008 tarih ve E-6387/08 sayı ile Türkiye’nin Garantörlüğü ve Garanti Antlaşması ile ilgili yazılı sorularını resmi yoldan Avrupa Komisyonuna sormuştu.

 

Matsakis’in, özellikle Türkiye’nin Garantörlüğü ve Garanti Antlaşması konularını ciddi olarak irdeleyen, 21 Ekim 2008 tarih ve E-5701/8 sayılı sorusu aynen aşağıdaki gibidir.

 

Marios Matsakis (ALDE) tarafından Komisyona YAZILI SORU

Parlamentoya ait Sorular

21 Ekim 2008                                                                                                                             E-5701/8

Konu: Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Kuruluş Antlaşması

Kıbrıs Cumhuriyeti 1960 yılında imzalanan Kuruluş Antlaşmasına göre kurulmuştur. Bu Antlaşmada Kıbrıs Cumhuriyeti’nin anayasal düzeni, Yunanistan, Türkiye ve İngiltere olmak üzere, üç koruyucu devlet tarafından garanti altına alınmıştır.  2004 yılında Avrupa Birliğine katılıma rağmen Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Kuruluş Antlaşması hala yürürlüktedir. Komisyon, bir Üye Devlet olan Kıbrıs’ın diğer iki AB üyesi devletin (Yunanistan ve İngiltere) ve bir tane de Üye olmayan devletin (Türkiye) korumacılığı altında olduğu gerçeğini  kabul ve teyit eder mi? Bu AB’nin temel prensipleri ve Avrupa Birliği Müktesebatı ile ne denli uyumludur? Buna ilaveten bu üç koruyucu devlet Kıbrıs’ın AB2ye katılımına onay vermişler midir? Böylesi bir onay gerekli miydi?

 

Avrupa Komisyonu başkanının, Kıbrıs’ın kaderinde etkili olacak Matsakis’in bu iki bilinçli sorusuna verdiği yanıtlar ise tarih sırasına göre aşağıdadır. (Yanıtların çevirisi tarafımdan yapılmış olup, resmi Türkçe çevirisi yoktur)

 

 Bay Rehn tarafından Komisyon adına verilen yanıt  (1. soruya verilen yanıt)

12 Kasım 2008                                                                                                                 E-5701/2008

2003 yılında, 15 Üye Devlet ve içlerinde Kıbrıs Cumhuriyeti de bulunmak üzere 10 katılımı kabul eden ülke, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin AB’ye katılımının 1960’ın Kuruluş Antlaşmasına taraf olanların  haklarını ve yükümlülüklerini etkilemeyeceğini Katılım Yasasının 3. Protokolü ile teyit etmişlerdir. Komisyonun edindiği bilgiye göre, Saygıdeğer Vekilin değindiği, 1960 tarihli Garanti Anlaşması içeriğince garantör devletler sıfatı ile,üç garantör devlete, Kıbrıs Cumhuriyeti tarafından resmi olarak AB’ye katılımı konusunda onay başvurusu yapılmamıştır.

 

Bay Rehn tarafından Komisyon adına verilen yanıt  (2. soruya verilen yanıt)

21 Ocak 2009                                                                                                                       E-6387/2008

Komisyon, Garanti Antlaşması’nın Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliğine katılımını engellemediğini addetmektedir. Antlaşma sadece Kıbrıs’ın bir başka ülke ile birleşmesi önünde engeldir. Kıbrıs, o dönemin onbeş üyesi ve on yeni üye devlet arasında mutabakata varılan 2003 tarihli Katılım Anlaşması ile Avrupa Birliğine katılmıştır; bunun sonucu olarak ne herhangi bir AB Kurumu, ne de uluslararası bir kuruluş, bu katılımın geçerliliği üzerinde karar almaya yetkilidir. Buna ilaveten Komisyon, Saygıdeğer Vekilin Garanti Antlaşmasının Avrupa Birliğinin temellerini oluşturan prensiplerle bağdaşmıyor olabileceği endişesine katılmamaktadır.

 

Her iki yanıt da açık ve net olarak Rumların bekledikleri ve Türkiye’nin Garantörlüğünü iptal eden veya edecek olan yanıtlar değildir.

 

Rumlar AB’ye üye oldukları için her istediklerinin yapılacağı zannı ile büyük ümitler besledikleri Avrupa Birliği’nin, “Garanti Antlaşması”nı ve “Türkiye’nin Garantörlüğü”nü iptal etmesi hayalleri bu yanıtlarla son bulmuş durumdadır. Müzakere masasında bu konuyu konuşmaları veya da masaya koymaları, eskilerin tabiri ile “Abesle İştigal”den yani “Faydasız bir iş yapmak”tan öteye bir girişim olmayacaktır artık….

 

Ata ATUN

e-mail: ata@kk.tc

http://www.ataatun.com

7 Mart 2014

6 Mart 2014
Türkiye’nin Garantörlüğü AB’ye Taşındı (2/2) için yorumlar kapalı
Okunma 106
bosluk

Türkiye’nin Garantörlüğü AB’ye Taşındı (1/2)

Türkiye’nin Garantörlüğü AB’ye Taşındı (1/2)

1959 yılının Şubat ayında önce Zürih’te, sonra da İngiltere’nin başkenti Londra’da yapılan toplantıların akabinde Kıbrıs Türk, Kıbrıs Rum, İngiltere, Türkiye ve Yunanistan tarafından imzalanan 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Kuruluş Antlaşmasının ve Anayasasının bütünü içinde yer alan “Garanti Anlaşması”na Rumlar karşılar.  Bu anlaşmanın Yunanistan ve İngiltere ile birlikte Türkiye’ye de garantörlük yetkisi vermesi “Megali İdea” yolunu tıkadığı için Rumların hiç işine gelmedi.

 

Gerçekte Türkiye’nin ada üzerinde hakları ve garantörlüğü, Rumların 1963-1974 yıllarında Kıbrıslı Türklere uyguladıkları soykırımın başarılı olamamasının tek nedeni. Makarios’un silahlı milisleri ve Rum Milli Muhafız Ordusu (EthnikiFruro) bizleri çoktan temizlemiş olacaktı ve 1974 Mutlu Barış Harekatı esnasında da Türk askeri adaya ayak bastığında yanında bir tek Mücahit bulamayacaktı eğer Türkiye garantör ülke konumunda olmasaydı…

 

Zaten BM’nin 4 Mart 1964 tarih ve 186 sayılı kararından sonra Rumlar Garanti Anlaşmasına ve Türkiye’nin garantörlüğüne karşı çıkmaya başladılar. Özellikle de 8 Ağustos 1964’de Erenköy’de aldıkları ağır yenilgiden sonra yüksek sesle dillendirmeye başladılar bu isteksizliklerini…

 

İlk kez Makarios 1 Ocak 1964 sabahı, herhalde yılbaşı gecesi içtiği şaraplardan dalgada olmalıydı ki, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Kuruluş Antlaşmasını ve Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasını tek taraflı iptal ettiğini açıklayarak garantörlük uygulamasını ve kavramını kökten ortadan kaldırmak istemişti. Garantör Devletler olan Türkiye ve İngiltere müştereken kendisine aynı gün ültimatom verince ve de “Senin tek taraflı Anayasayı ve Kuruluş Antlaşmasını lav etmek hakkın yok. Açıklamanı geri almazsan biz gelir yerine koyarız” uyarısından sonra söylediklerini açıkça yalamış ve “yanlış anlaşıldım” diyerek sözlerini geri almıştı.

 

Her ne kadar Kıbrıs Cumhuriyeti Kuruluş Antlaşmasında ve Anayasasında da Türkiye’nin garantörlüğü yazılı olarak bulunuyorsa da, Rumlar 1963-1974 yılları arasında Türklere her saldırdıklarında veya politik kriz yarattıklarında, Türkiye’nin asla müdahale edemeyeceği veya adaya çıkamayacağınadair inançlarından ve Rum Milli Muhafız Ordusunun Türk Ordusundan daha güçlü olduğuna inandıklarından, radyodan ve TV’den “Bekledim de Gelmedin” şarkısını çalıp, hem Kıbrıslı Türklerle hem de Türkiye ile alay ederlerdi kendi akıllarınca.

 

1974 Mutlu Barış Harekatında boylarının ölçüsünü alan Rumlar,  “Bekledim de gelmedin” şarkısını bir daha çalamadılar.  Türk askerinin 1974 Mutlu Barış Harekatında Rum Milli Muhafız Ordusunu silip süpürdüğü, adada konuşlanıp kendilerine nefes aldırmadığı ve Kıbrıslı Türklere karşı eskiden yaptıkları gibi tehdit oluşturmalarına izin vermediği için kendilerine kalan tek seçenek, Türkiye’yi ada üzerindeki haklarından ve garantörlük konumundan uzaklaştırabilmek için Avrupa’ya yamalanmak kaldı kendilerine.

 

Almanya kendi çevresindeki küçük devletleri AB’ye katmak girişimini başlatınca Yunanistan’ın “Veto” tehdidi ile AB’nin kapısından içeri girmeyi başardılar. İlk işleri AB Komisyonlarında köşe başlarına yerleşip, Kıbrıslı Türkleri her haktan mahrum etmek için girişimler başlatmak ve Türkiye aleyhine her tür olumsuzluğu yaratmak oldu.

 

Avrupa Parlamentosunda ve Komisyonunda Türkiye aleyhine her tür düzenbazlığı yapıp, yanıltıcı sorular sorarak gerek Avrupa Parlamentosunu, gerekse de Avrupa Komisyonunu bağlayıcı, Türkiye’yi de mahkum edici yanıtlar almak uygulamasını başlattılar.

 

Lazkiye-Gazimağusa feribot ve deniz otobüsü seferleri başlayınca, Avrupa Komisyonuna soru yöneltip, müdahale ederek seferleri durdurmasını istediler ama bu girişimleri ters tepti ve Avrupa Komisyonundan “Gazimağusa Limanı Uluslararası seferlere açıktır, müdahale edemeyiz” kararı çıktı…..(Devam Edecek)

 

Ata ATUN

e-mail: ata@kk.tc

http://www.ataatun.com

5 Mart 2014

 

4 Mart 2014
Türkiye’nin Garantörlüğü AB’ye Taşındı (1/2) için yorumlar kapalı
Okunma 83
bosluk

Ankara, Atina ve Lefkoşa’daki Görüşmeler (2/2)

Ankara, Atina ve Lefkoşa’daki Görüşmeler (2/2)

Makarios, Ankara’ya yaptığı ziyarette 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasında Kıbrıslı Türklere “Yönetim ve Güç Paylaşımında”, Rumlarla eşit haklar sağlayan ve Rumların adayı tek başlarına yönetmesine mani olan 13 maddenin değiştirilmesi isteği ile gelmişti… Bölüm 1’de kaldığı yerden devam ediyor…

 

6.    Belediyelerin ayrı olması maddesinin iptali. (Türklerin ayrı Belediyeye sahip olması iptal edilecek ve Rum çoğunluk Belediyelere hakim olacak, Türkleri idare edecek)

7.    Adalet mekanizmasının tek elden idare edilmesi. (Mahkemelerde Türk Hakim ve Savcılar olmayacak. Bir Türk ile Rum arasındaki davada Türkler hep haksız bulunacak)

8.    Emniyet müessesesinin polis ve jandarma olarak iki ayrı güç şeklinde çalışmasının iptali ve bunların birleştirilmesi. (Polis ve Jandarma birleştirilerek çoğunluğu Rum olan silahlı bir güç oluşturulacak, Türkler silah zoru ile sindirilecek)

9.    Emniyet birimlerinde çalışan Türk-Rum oranının yeniden düzenlenmesi. (Polisin yapılanmasındaki yüzde 60 Rum, yüzde 40 Türk oranı Rumların lehine istenildiği gibi değiştirilecek ve uzun vadede polis gücü sadece Rumlardan oluşacak)

10.  Emniyet, savunma ve amme hizmetleriyle ilgili olarak Türk ve Rum oranının nüfus oranına göre yeniden düzenlenmesi. (Ortak asker gücündeki yüzde 60 Rum, yüzde 40 Türk oranı, yüzde 82 Rum, yüzde 18 Türk şeklinde değiştirilecek)

11.  Amme Komisyonu üye sayısının 4 Rum, 1 Türk olarak yeniden düzenlenmesi. (Devlete memur alımında söz sahibi Amme Komisyonundaki eşit oran, dörde bir şeklinde değiştirilecek ve karar için Türklerin çoğunluk oyu istenmeyecek, devlet Rum memurlarla doldurulacak).

12.  Amme Komisyonu’nun kararlarının salt çoğunluğa göre alınması. (Rum üyelerin onayladığı kararlar kabul edilecek, Türklerin itirazı veya istekleri dikkate alınmayacak)

13.  Rum Cemaat Meclisi’nin feshedilmesi. (Türkler muhtariyet düzeyine indirilsin, Türk Cemaat meclisi sembolik olarak kalsın, Temsilciler Meclisi ise sadece Rumlardan oluşsun)

 

Dönemin Başbakanı rahmetlik İsmet İnönü kendisini büyük bir saygı ile karşılamış, kusursuz bir şekilde konuk etmiş ve nazik bir şekilde önerisini reddederek geri göndermişti.

 

Kendisini “Aptal” olarak tanımlayacağım Makarios, rahmetlik İnönü’nün bu kibarlığını Türkiye’nin acizliği olarak algılamış ve Türkiye’nin gücü ile varlığını küçümseyip, Türkiye’nin değiştirmeği reddettiği 13 Anayasa maddesini silah gücü ile değiştirebileceğini sanarak, 21 Aralık 1963 gecesi organize bir şekilde Kıbrıslı Türklere saldırarak adayı kana bulamıştı.

 

Sonucunda, 15 Kasım 1967 günü Geçitkale ve Yeni Boğaziçi köylerine saldırarak ele geçirmenin bedelini, Türkiye’nin Yunanistan’a verdiği Nota, adadaki 20 bin kişilik Yunan Tümeninin geri çekilmesi ve sonra da 15 Temmuz 1974 tarihinde kendisine karşı yapılan darbe ile ödemişti. Darbenin nedeni ile 1960 Anayasası’nın Ek I., Madde 4’ünün Türkiye’ye verdiği hak ile Türk Ordusunun  gerçekleştirdiği 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı sonrasında da adanın üçte birini kaybetmişti Makarios.

 

Şimdi bu “Aptal”ın Megali İdea, “Büyük Helen Ülkü”sü hayali nedeni ile Kıbrıs adasında 1963 yılında bozulan barış düzeni tekrardan tesis edilmeye çalışılıyor.

 

Kıbrıslı Türk müzakereci Kudret Özersay’ın dün Atina’yı ziyaret etmesi ve Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Anastasis Mitsialis ile görüşmesi, bunun çaprazı olarak da Rum müzakereci Andreas Mavroyannis’in Türkiye Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ile görüşmesi, adaya barışın gelmesi çabalarında büyük bir gelişme ve adım.

 

Bugünkü koşullar, 2004 yılında başlatılan barış görüşmeleri ve Annan Planı koşullarından çok farklı. Şimdi devrede hem dini liderler var, hem ekonomik koşullar, hem de adadaki iki halkın kesin işbirliğini gerektiren doğalgaz…

 

Ata ATUN

e-mail: ata@kk.tc

http://www.ataatun.com

3 Mart 2014

 

2 Mart 2014
Ankara, Atina ve Lefkoşa’daki Görüşmeler (2/2) için yorumlar kapalı
Okunma 56
bosluk
  • Sayfa 3 ile 3
  • <
  • 1
  • 2
  • 3
Prof. Dr. Ata ATUN Makaleleri, Özgeçmişi, Yazıları Son Yazılar FriendFeed
Samtay Vakfı
kıbrıs haberleri
kibris 1974
atun ltd

Gallery

Şehitlerimiz-1 Şehitlerimiz-amblem kktc-tc-bayrak- kktc-tc-bayrak kktc-tc-bayrak-2 kktc-tc-bayrak-4

Arşivler

Son Yorumlar