Yes be Euro, pardon Annem

Prof. Dr. Ata ATUN

 
Yazarın tüm yazılarını görüntüle

  
 29 Ekim 2006 Saat : 7:02


 

Bilinen bir gerçek var ki o da AB’de rüşvet’in adının “Hibe”, “Yardım” veya “Komisyon” olduğudur.

 

Avrupalılar, kibar bir dil kullanıyorlar ve Körlere “Görme özürlü” derken, rüşvete de “Hibe”, “Mali Yardım” veya “Komisyon” diyorlar.  Asla rüşvet kelimesini ağzına alan Avrupalı yok.

 

Annan planının ortaya atıldığı ve tartışıldığı dönemlerde AB tarafından Kıbrıs Türk Sivil Toplum Örgütleri’ne, “Sivil Toplum Programı” kapsamında toplam 1,500,000 Euro hibe, yani “karşılıksız para” verilmişti.

Bu hibeden, 26 Sivil Toplum Örgütü pay almış ve “Proje bazında” dağıtılan bu hibeden, örgüt başına en çok 100,000 Euro düşmüş.
Bu “Sivil Toplum Programı” kapsamındaki hibeye ek olarak, 53 Kıbrıs Türk Sivil Toplum Örgütüne de toplam 220,000 Euro hibe edilmiş ve örgüt başına en fazla 5,000 Euro verilmiş.
Ayrıca, “Kuzey Kıbrıs 2003 yılı Özel Yardım Paketi” adı altında, iki Kıbrıs Türk Sivil Toplum Örgütüne de, yani Karpaz Dostları Derneğine 23,000 Euro, Halk Sanatları Enstitüsüne de 25,000 Euro verilmiş.

Sonuç olarak, 24 Nisan 2004 Annan Planı Halkoylamasından hemen önce, Avrupa Birliği, Kuzey Kıbrıs’ta toplam 81 Sivil Toplum Örgütüne toplam 1,768,000 Euro hibe dağıtmış ve yapılan yalana dayalı insanımızı kandırma propagandalarından sonra %65 Evet oyları çıkmış.

Tabi bunları ben uydurmadım. Bu bilgileri edindiğim Kaynaklar: Written Question P-1316/06. Subject: “Funding of Turkish Cypriot NGOs”.  – P-1316/06EN, Answer Given by Mr. Rehn on behalf of the Commission (04.05.2006), European Parliament Report, 03.12.2004 ve Europen Parliament Report, 03.12.2004. İsteyen bakabilir.

 

Bu hibeler döneminde neler olduğunu, halkımızın nasıl kandırılıp gaza getirildiğini ve  sonrasını herkes biliyor. Tam bir hüsran ve AB’ye güvensizlik oluştu bu işlerin sonunda.

 

Şimdi aynı tezgah, “MALİ YARDIM TÜZÜĞÜ” adı altında gene oynanmaya çalışılıyor. Hem de tam Fin önerileri sonrasında.

Havada Maraş’ın iadesi, limanların gözetim altına verilmesi lafları uçuşurken, Mali yardım da hemen devreye giriverdi.

 

Evvelki gün yapılan resmi açıklamaya göre AB Komisyonu, Kıbrıs’ın Kuzeyinde mahsur kalmış Kıbrıs’lılara (Dikkatinizi çekerim, KKTC diye bir terim yok)  veya bir başka maddedeki tanımla, “Kıbrıs Cumhuriyeti Hükümetinin etkili bir denetime sahip olmadığı Kıbrıs Cumhuriyeti bölgelerinde” kullandıracağı mali yardım paketinin ilk dilimini serbest bırakma kararı almış.

Mali yardım paketinin 38,1 milyon Euroluk ilk dilimiyle finanse edilecek 6 proje, katı atık bölge programı, Lefke maden bölgesinin rehabilitasyonu için fizibilite çalışması, enerji sektörü işletmesinin güçlendirilmesi, kırsal ve kentsel altyapının güçlendirilmesi, özel sektörün desteklenmesi ve AB’nin siyasi ve yasal düzeni hakkında bilgi verilmesini içeriyor. AB Komisyonu’ndan yapılan açıklamada, “Mali Yardım”ın fiziksel altyapının geliştirilmesi, ekonomik ve sosyal kalkınmanın teşvik edilmesi ve Kıbrıs Türkünün Avrupa Birliğine yakınlaştırılmasında kullanılacağı belirtiliyor.

 

Yukarıda yazdığım açıklamada belirtilen yardımların nereye ve nasıl yapılacağı gerçekten çok ürkütücü. Dikkat edin, neredeyse tümü de şirketlere ve kuruluşlara yapacakları masa üstü çalışmalar karşılığı verilecek.  Bir de “özel sektörün desteklenmesi ve AB’nin siyasi ve yasal düzeni hakkında bilgi verilmesi” var ki, yeni tanımı ile çok açık olarak “Hibe” veya “Mali Yardım” kapsamında verilecek.

AB’nin Fin önerileri benzeri yeni önerilerde uzlaşı ve adada yeniden birleşme girişimlerini benimsetmek için harcanacak bu “Mali Yardım” parası.  Alt yapıyı, 1974 öncesi Rum arazilerinden geçecek yatırımları veya her iki bölgeyi kapsayacak ortak yatırımları, bence unutmamız gerekli.
Bakın “Mali Yardım Tüzüğünün” ilgili bazı maddelerine.

Giriş Bölümü madde 10. “ Bu Tüzükteki hiçbir madde, söz konusu bölgelerde Kıbrıs Cumhuriyeti Hükümeti dışındaki herhangi bir kamu otoritesinin tanındığını ima etmek amacını taşımamaktadır.

Ve Madde 1. alt madde 3. “Böyle bir yardımın verilmesi, söz konusu bölgelerde, Kıbrıs Cumhuriyeti Hükümeti dışında herhangi bir kamu makamının tanınması anlamına gelmez.”

Yani bu iki madde, bırakın KKTC diye bir devleti, KKTC adında bir  kuruluş veya dernek bile yoktur demek istiyor açık ve net olarak.

 

Madde 1. alt madde 2. “Yardımdan, diğerlerinin yanı sıra, yerel kurumlar, sivil toplum işbirlikleri ve temsilcileri, özellikle sosyal taraf kuruluşları, iş dünyasını destekleyen organizasyonlar, bölgelerdeki genel çıkara yönelik faaliyet gösteren kurumlar, yerel ya da geleneksel topluluklar, dernekler, vakıflar, kar amacı gütmeyen kuruluşlar, sivil toplum kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler yararlanır.”

 

Madde 2, paragraf 3, “- Uzlaşma, güven oluşturma önlemleri alınması ve sivil topluma destek,”

 

Madde 2, paragraf 5. “- Diğer faaliyetlerin yanı sıra, Avrupa Birliği’nin siyasi ve hukuki yapısıyla ilgili bilgi sağlanması, insanlar arasındaki iletişimin ve Topluluk burslarının desteklenmesi yoluyla Kıbrıs Türk toplumunun Birlik ile yakınlaştırılması,”

 

Yukarıdaki bu 3 madde, “Hibe”lerin veya “Mali Yardım”ın hangi maske altında dağıtılacağının ve ne maksatlarla verileceğinin habercisi. Hangi yöntemlerle Kıbrıs’lı Türklerin beyinlerini yıkayacaklar ve gene kandırmaya çalışacaklar, onu çok açık bir şekilde açıklıyor bu 3 madde.

 

AB’nin vermeyi planladığı bu  “Mali Yardım” adı altındaki ödemelerle yep yeni bir süreç yaşayacağımız kesin. AB tarafından “Hibe” olarak veya sözde “Ofis çalışmaları” veya “Araştırmalar” karşılığında paraların havada uçuşacağı yeni bir döneme giriyoruz.

Sanırım AB, “Bir halk nasıl ve hangi yöntemlerle kandırılabilir” konusunda yaptığı derinlemesine ve komple bir çalışmayı, Kıbrıs’lı Türklerin üzerinde deneyecek.

Yermiyiz artık. Hiç sanmam….

Prof. Dr. Ata ATUN Son 10 Yazı                                                                                  Yazarın Tüm Yazıları



  • ABD GAZZE’de Liman istiyor
  • Türkiye-AB İlişkilerinde Değişim
  • Aile Vakfımızın İftar Yemeği
  • Doğu Akdeniz’de Temelden Değişiklikler
  • 60 Yıllık Yanlış Düzeltilmeli
  • Batı, Kıbrıs Müzakerelerini Neden Başlatmak İstiyor?
  • BRTK TV Programı
  • Müzakerelerin İçeriği Değişir mi?  
  • Doğu Akdeniz ve KKTC başlıklı KONFERANS
  • Soğuk Savaş Kızışıyor
  • Okunma 43
    Yes be Euro, pardon Annem için yorumlar kapalı

    Yorumlara kapalı.

    Prof. Dr. Ata ATUN Makaleleri, Özgeçmişi, Yazıları Son Yazılar FriendFeed
    Samtay Vakfı
    kıbrıs haberleri
    kibris 1974
    atun ltd

    Gallery

    Şehitlerimiz-1 Şehitlerimiz-amblem kktc-bayrak kktc-tc-bayrak- kktc-tc-bayrak-2 kktc-tc-bayrak-4

    Arşivler

    Son Yorumlar