Yunanistan Savunma Bakanı Uçtu

Yunanistan Savunma Bakanı Uçtu

Panos KammenosSavunma Bakanlığına adımını attığı gün helikoptere binip Kardak adalarına giden ve bu adaların Yunanistan’a ait olduğunu vurgulamak için çiçek bırakan Yunanistan’ın yeni Savunma Bakanı Panos Kammenos belli ki müthiş bir hayal gücüne sahip ve dünya gerçeklerinin dışındaki hayali bir dünyada yaşıyor.

 

Kammenos’a göre bu hayali dünyada Yunanistan farklı bir konumda ve kendisi de dünyayı yöneten ülkenin koltuğunda oturmakta. Belli ki acemi ve ayağı yere daha basmamış bir politikacı. Gün gelip ayağı yere basınca Hanya’yı Konya’yı öğrenecek.

 

1974 Mutlu Barış Harekatı sonrası Yunanistan’a Başbakan olarak geri dönerek 1980 yılına dek Başbakanlık görevini ifa eden, 1955-1963 yılları arasındaki iktidarında 1959 Zürih ve Londra Anlaşmaları ile 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Kuruluş Anlaşmalarının altında Yunanistan adına imzası bulunan eski Başbakan Konstantinos Karamanlis, Kıbrıs konusunda mutedil ve uzlaşıcı bir politika belirledi ve 91 yaşındayken 1998 yılında vefat etmesi ile de arkasından bu düşüncesini Yunanistan hükümetlerine miras olarak bıraktı.

 

Özellikle 1974 Mutlu Barış Harekatı’nın 2. Aşaması 14 Ağustos 1974 günü başladığı vakit, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK), Rum Milli Muhafız Ordusunun dikkate değer bir direnişi ile karşılaşmadan, adeta elini kolunu sallayarak Doğu ve Batı istikametlerinde ilerlemeye başlamasından sonra 15 Ağustos 1974 günü Yunan halkına seslenmiş ve “Kıbrıs ile Yunanistan arasındaki uzaklıktan ve (TSK’nın durdurulamayan ilerlemesi nedeni ile) gelinen bu aşamada Kıbrıs adasında Türklerle çatışmaya girmek olanaksızdır” diyerek 16 Ağustos günü BM tarafından yapılan “Ateş Kes” çağrısını kabul etmişti.

 

Başbakanlığı döneminde gerek Makarios’u gerekse de halefi Kyprianou’yu Kıbrıs konusunda daha yumuşak ve uzlaşıcı olmaya davet edip, uygulamalarını eleştirmekten de hiç çekinmedi.

 

Amca Karamanlis, I. ve II. Dünya savaşlarını fiilen yaşadığı, Türkiye’nin askeri ve politik gücünü iyi bildiği için Kıbrıs konusundaki sorunları Türkiye ile hep “Barışçı yollardan, uzlaşı ile çözmek” yolunu seçmişti ve öyle de yaptı. Bu şekilde akılcı davranmasının nedeni ayaklarının yere basmasıydı.

 

Ölümünden 4 sene sonra, 1993 yılının Kasım ayında Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu ile Kıbrıs Rum Cumhuriyeti Başkanı Glafkos Klerides, Kıbrıs Rum tarafı ile Yunanistan’ın “Ortak Savunma Doktrini”ni açıkladılar.

Bu doktrine göre Rumlar Yunanistan’la oluşturdukları “Ortak Savunma Alanı” stratejisi çerçevesinde, yeni silah ve füze sistemleri siparişi verdiler. “Paralı asker” adı altında binlerce profesyonel Yunanlı asker adaya getirildi. Rusya ve Fransa’dan modern tanklar alarak saldırı amaçlı yeni tank birlikleri kurdular. Adadaki Yunan alayı mekanize bir birliğe dönüştürüldü. Ağustos ve Ekim 1994’den itibaren Yunanistan’ı da katılımıyla ve “Yunanistan burada” sloganıyla ortak askeri tatbikatlar başlatıldı ve bu tatbikatlara Yunan hava ve deniz kuvvetleri de fiilen katıldı. Yunanistan’ın adadaki subay ve asker mevcudiyeti artırılarak10 bin kişilik bir güce çıkarıldı.

 

Hedefi adada krizi tırmandırmak ve sınırlı bir savaşa neden olup, Türkiye’yi AB ve BM ile karşı karşıya getirip bir çözümden önce Türk askerinin adadan çekilmesi için baskı yaratmak olan Rum yönetimi, bir yandan RMMO kamplarında askerlerine “En iyi Türk ölü Türktür”, “Susadık, Türk kanı içeceğiz” şeklinde sloganlar attırırken, bir yandan da Rum-Yunan Ortak Savunma Doktrini çerçevesinde silahlanma ve askeri bir maceraya kalkışma hazırlıklarını iyice yoğunlaştırdı.  Ama ne KKTC yetkilileri, ne de Türkiye bu çirkin tuzağa düşmedi.

 

Şimdi Yunanistan Savunma Bakanı Kammenos,  “Helenizm için Trakya’dan Ege ve Kıbrıs’a uzanacak bir savunma kalkanından” söz ederek, terk edilmeye yüz tutmuş “Ortak Savunma Doktrini”ni hayata geçirmeye,“Hamasetin” arkasına saklanıp politika yapmaya çalışıyor. Belli ki daha ayaklarının yere basmasına çok zaman var.

 

Ata ATUN

e-mail: ata.atun@atun.com

http://www.ataatun.org

Facebook: Ata Atun

16 Şubat 2015

 

 

15 Şubat 2015
Yunanistan Savunma Bakanı Uçtu için yorumlar kapalı
Okunma 148
bosluk

Yunanistan Eksen Değişiminde

Yunanistan Eksen Değişiminde

11 Şubat Çarşamba günü yapılan Avro Bölgesi Maliye Bakanları toplantısından çıkan sonuç Yunanistan için pek iç açıcı değil zira toplantıdan Yunanistan’ı kurtarma politikasında yapılacak değişikliğin, AB komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve Dünya Bankası’ndan oluşan Troyka ile daha evvel yapılmış anlaşmaların çerçevesi içinde kalması mutabakatı ve uyarısı çıktı.

 

Ondan bir gün sonra, yani 12 Şubat Perşembe günü yapılan Avrupa Birliği Devlet Başkanları toplantısında da benzeri bir sonuç çıktı. Yunanistan’ın sadece daha evvel yapılmış olan antlaşma çerçevesi içinde kalmak kaydı ile kendi iç tedbirlerini değiştirebileceği mutabakatı hakim oldu toplantıya.

 

Yunanistan’ı ekonomik çöküntüden kurtarma tedbirleri ancak Troyka tarafından onayladıktan sonra yürürlüğe konabileceğinden, top şimdi Yunanistan Maliye Bakanı Varufakis’in kucağında.

 

Yunanistan Maliye Bakanlığı önce bir iç tedbir değişiklik planı yapacak, bunu Avro Bölgesi Maliye Bakanları toplantısına sunacak ve onay alacak. Alınacak onay direkt olarak Troyka’ya, endirekt olarak da “Borç Verenlere” sunulacak. Troyka’nın ve de en önemlisi borç verenlerin de bu planı, kabulünden sonra son aşama olarak AB Devlet Başkanları toplantısında ele alınacak ve ardından da- söz konusu kurtarma planında yapılacak iç değişiklikler onaylanırsa- yürürlüğe girecek.

 

Bu “Ölme eşeğim ölme” süreci en az 4 ay, en fazla 6 ay sürecek ve işin vahim tarafı bu süre içinde Yunanistan’a AB’den mali yardım gelmeyecek.

 

Yunanistan Maliye Bakanlığının kasasındaki nakit para ve emeklilik fonlarında biriken paraların ancak birkaç ay yetecek miktarda olduğunu hatırlatmakta yarar var. Sonrası için para yok, maaş yok, piyasalara girecek para da yok.

 

Yunanistan’ın bu aşamada yapacağı tek şey Rusya’ya yaklaşmak olacak.

Zaten Putin de, AB ile Yunanistan arasındaki bu sürtüşmeyi Rusya’nın kazanımına çevirebilmek ve AB’nin Rusya’ya uygulamaya başladığı yaptırımlara darbe vurabilmek için çok stratejik ve akıllıca bir adım attı.

 

Çarşamba günü yapılan Avro Bölgesi Maliye Bakanları toplantısında, Yunanistan’ın taleplerine olumsuz bir yaklaşım çıkınca Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Yunanistan’ın yeni Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias’ı arayarak kendisine Rusya’nın, Yunanistan’ın talep etmesi durumunda nakit para yardımı yapabileceğini söyleyerek, yeni bir gelişmenin kapısını açtı.

 

Bu teklifin sonuçları Avrupa Birliği’nin birlik antlaşmasını ve Avro Bölgesi uygulamasını temelinden sarsabilecek nitelikte.

 

Yunanistan Başbakanı Çipras’ın, Avrupa Birliğinden beklediği yardımı alamazsa halkına verdiği sözleri tutabilmesi için yüzünü Rusya’ya dönmekten başka bir çaresi kalmayacak. Bu dönüşü de ister istemez, Bizanslı atalarından kalan siyasi entrikaları en son demine kadar kullanarak, AB’nin tüm uyarılarına ve mali yardımı kesme tehditlerine rağmen yapacak.

 

Onsekizinci yüzyıldan itibaren Avrupa’nın şımarık çocuğu haline getirilmiş olan Yunanistan,   Avrupalıların Yunan hayranlığını sonuna kadar sömürerek, bu badireyi de çok fazla yara almadan atlatacak. Zaten ABD’deki Yunan lobisi de, Avrupa Birliği’nin Yunanistan’a gerekli hoşgörüyü göstermemesi halinde, ABD’nin AB’ye aba altından sopa göstermesi için uğraş vermek kararlılığında.…

 

Ata ATUN

e-mail: ata.atun@atun.com

http://www.ataatun.org

Facebook: Ata Atun

13 Şubat 2015

12 Şubat 2015
Yunanistan Eksen Değişiminde için yorumlar kapalı
Okunma 85
bosluk

Yunan Baharı Sona Geliyor-2

Yunan Baharı Sona Geliyor-2

Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras seçimlerden sonra yeni SYRIZA-ANEL koalisyonunu büyük bir hevesle ve de halkın büyük beklentileri ile kurdu ama Yunanistan Dışişleri bakanlığı ile Yunanistan Gizli Servisi EYP’de (Ethniki Ypiresia Pliroforion) köklü bir değişiklik yok. Çipras yeni yapılanma uyarınca EYP’yi doğrudan Başbakanlığa bağladı, başına eski gazeteci Yannis Rubatis’i getirdi ama her ikisinde de hamam da aynı kaldı, tellak da, tas da…

 

PASOK iktidarda olmamasına rağmen bu iki kuruluşta ciddi ciddi söz sahibi. Bu nedenle de Çipras hükümetinin Yunanistan’ın dış politikasında bir değişiklik yapacağını beklemek büyük bir yanılgı olacak. Zaten Çipras’ın geçen hafta Kıbrıs Rum tarafına yaptığı ziyarette Yunanistan’ın dış politikasında herhangi bir değişikliğin olmadığı ayan beyan ortaya çıkmıştı. Tek değişiklik Çipras’ın Kıbrıs Türk halkı içindeki Rum sempatizanı birey ve Sivil Toplum Örgütü mensuplarını kabul edip görüşmesi oldu. Daha evvel ne Karamanlis ne de Papandreu Kıbrıs Türk halkından herhangi bir kişi veya kuruluş temsilcisini resmen  kabul etmemiş ve görüşme yapmamıştı.

 

Dışişlerine ilaveten Yunanistan Gizli Servisi EYP ve onun içindeki “Derin Devlet” de yerli yerinde kaldı. Bu sonucun verdiği mesaj açık. Yunanistan’ın Dışişleri ile İçişleri nasıl geldiyse öyle gidecek.

 

Yük şimdi Maliye Bakanı Yanis Varufakis’in sırtında, hem de deve yüküyle. Bir müddet sonra altında ezilip bittaga (yamyassı) olmazsa, başka bir dünyada ve başka bir boyutta yaşıyor demektir.

***

Bugün Yunan Baharındaki sonun başlangıcının ilk günü.

Avrupa Merkez Bankası’nın, Yunanistan’daki yeni hükümetin AB’nin yardım programına karşı çıkması sonrasında oluşan belirsizlik nedeniyle aldığı karara göre, Yunanistan’da faaliyet gösteren bankaların finanse edilmesini kendi sırtından atarak, Yunanistan Merkez Bankasına yüklemesinin de ilk günü aynı zamanda. Bundan sonra Yunan bankalarına günlük gerekli olan nakit para Yunanistan Merkez Bankası’ndan gönderilecek. Tabii olduğu kadar. Yunanistan Merkez Bankasındaki rezerv ise sadece 15 günlük.

 

AB Avro bölgesi Maliye Bakanları Yunanistan’a finansal destek konusunda ne yapılabilir gündemi ile bugün olağan dışı bir toplantı yapacak. Yunanistan’ın bu özel toplantı amaçlı 4 gün evvelden borçların yeniden yapılandırılması için gerekli olan plan, proje ve program önerisini yapması gerekiyor ancak ortada daha böyle bir öneri yok. Bırakın öneriyi çalışma bile yok. Açıkçası Çipras hükümeti ve özellikle de Maliye Bakanı Varufakis, iki cami arasında kalan beynamaz gibi…

 

Yarın ise Avrupa Birliği üye devletler başkanlarının olağan toplantısı yapılacak. Bugün yapılacak olan AB Avro bölgesi Maliye Bakanları toplantısında Yunanistan’a finansal desteğin nasıl verileceği veya da verilmeyeceği kararı, yarınki toplantıda gündemi oluşturacak. Tabii Çipras hükümeti bir evvelki Yunan hükümetlerinin AB’nin mali yardımı karşılığında koyduğu şartlara ve programa uygun ekonomik reform ve tedbir planını bu süre içinde hazırlayıp sunabilirse. Sunamazsa ve Çipras hükümeti AB ile anlaşma sağlayamazsa, Yunanistan Merkez Bankası’nın nakit para bulmak için ödeyeceği faiz en iyimser bir tahminle üç katına fırlayacak, elindeki nakit ve emekli fonlarında yıllarca birikmiş olan paralar da Mart sonunda suyunu çekecek.

 

Makiye Bakanı Varufakis, hızla gelmekte olan felaketin farkında olduğundan var gücü ile AB’den yaz başına kadar hazırlanıp plan sunabilmek için mehil isteme peşinde. Yeni ve uzun vadeli ama koşulları AB’nin daha evvel koyduğu şartlarla aynı olan bir anlaşmayı AB’ye kabul ettirebilirlerse, Yunan halkına miting meydanlarında verdikleri sözleri ancak unutturabileceklerini varsayıyorlar.

 

Dünyadaki ekonomik gidişin, özellikle de Avrupa Birliği’ndeki tüm ekonomik sıkıntılara rağmen Türkiye’nin 2015 büyüme tahminlerinin yüzde 3,5 olduğunu hatırlamanın, kıyaslama yapmak açısından çok faydalı olacağı inancındayım. Çalışanın kazandığı dünyada- eninde sonunda- tembel batıyor, çalışkan çıkıyor…

 

Ata ATUN

e-mail: ata.atun@atun.com

http://www.ataatun.org

Facebook: Ata Atun

11 Şubat 2015

10 Şubat 2015
Yunan Baharı Sona Geliyor-2 için yorumlar kapalı
Okunma 83
bosluk

Yunan Baharı Sona Eriyor-1

Yunan Baharı Sona Eriyor-1

Çipras’ın son seçimlerdeki başarısı, Yunan halkına Avrupa Birliği içinde Rus sitemini uygulayabileceğine inandırmak oldu. Kapital sistemin koşullarını bozmadan, şartlarını da değiştirmeden sosyalist sistemi uygulayabileceği vaadini verdi ama kasası boş, değerli madenleri bulunmuyor, en önemlisi de nakit geliri yok.

 

Greece Hitting Wall

Lenin,  neredeyse yüz yıl evvelki koşullarda Çarlık Rusya’sını devirirken batının tüm baskısına ve görünmez ambargosuna rağmen başarılı olabilmeyi başarmıştı kapital düzenden sosyalist düzene geçerken. Yaşanan korkunç enflasyonu yeraltı kaynaklarının satışı ile frenlemiş, radikal bir değişim sonucu yönetim sistemine getirdiği o güne değin görülmemiş ve yaşanmamış yepyeni bir devlet sistemini de kökleştirmeyi başarmıştı.

 

Ertesi yıl Almanya’nın Bavyera eyaletinde de Lenin’in Rusya’da kurmaya başardığı komünist devlet sistemine paralel olarak bir komünist devlet kurulmuştu ama nakit ve gelir yokluğundan herkese vaat edilen maaşlar ödenemeyince birkaç ay içinde batmış, tarihten silinmişti.

 

Çipras’ın, Avrupa Birliğinin kapital düzeni içinde kalarak ve kapital düzenin tüm koşullarını uygulayacağını taahhüt ederek sosyalist bir düzeni vaat etmesi, inekten sıpa üretmeyi vaat etmekle eşdeğer düzeyde açıkçası.

 

Zaten Avrupa Birliği daha Yunanistan batmanın eşiğine geldiğinde elinden tutmuş ve 640 milyar Avro olan borcunun yarısını silerek ilk desteği vermiş, borcu da 320 milyar Avro’ya indirerek Yunan hükümetinin önüne alınacak tedbirler paketi ile bir de ödeme planı koymuştu.

 

Alınacak tedbirlerin tümü kemer sıkmaya yönelikti ve belli bir vadede de bu borcu ödeyebilecek şekilde tasarlanmıştı. Dönemin Yunan hükümeti de Avro bölgesinden atılmamak ve Avrupa Birliğine de veda etmemek için bu koşulları kayıtsız koşulsuz kabul etmişti.

 

Kahraman Çipras meydanlarda bu anlaşmaya karşı çıkacağını, ek vergileri kaldıracağını, asgari ücreti yükselteceğini ve benzeri ekonomik tedbirlere yönelik uygulamaları iptal edeceğini vaat etmişti ama kasanın boş, gelirin olmadığı bir ortamda bunu nasıl başaracağına hiç değinmemişti.

 

Geçen hafta içinde Başbakan Aleksis Çipras ve Maliye Bakanı Yanis Varufakis iki ayrı koldan Avrupa Birliği’nde Yunan halkına verdikleri vaatler yönünde mali içerikli görüşmelere başlayınca, Avrupa Merkez Bankası, Çipras hükümetine duyduğu güvensizlik nedeni ile halen “Çöp” sınıfında olan Yunanistan Devlet tahvillerini nakit para karşılığında teminat olarak kabul etmeyeceğini açıkladı.

 

Yunanistan’a bu karar değişene kadar Avrupa Birliği tarafından nakit para desteği verilmeyecek ve tüm Yunan bankalarının nakit gereksinimlerini de Yunanistan Merkez Bankası karşılayacak. Karşılamasına karşılayacak da, hazinedeki para ancak 2 hafta yetecek düzeyde.

 

Bu zaman dilimi içinde AB’den daha evvel mutabakata varılan antlaşma içeriğince 15 Milyar Avro’luk yardım dilimi gelmezse Çipras’ın, çalışanların yıllardır her ay emeklilik fonlarına yatırdıkları primleri, maaş ödemesi ve piyasayı canlı tutmak için kullanması gerekecek. Başka da çaresi yok. Bu kaynak da ancak Yunanistan’ı Nisan ayına kadar götürebilecek düzeyde.   Sonrası ise tufan, hatta tsunami… (Devam edecek)

 

Ata ATUN

e-mail: ata.atun@atun.com

http://www.ataatun.org

Facebook: Ata Atun

9 Şubat 2015

8 Şubat 2015
Yunan Baharı Sona Eriyor-1 için yorumlar kapalı
Okunma 164
bosluk

6 Şubat Kıbrıs Gazeteleri Ön Sayfaları

6 Şubat Kıbrıs Gazeteleri Ön Sayfaları

0206-Afrika0206-Bakış0206-Detay0206-Diyalog0206-Güneş0206-HalkınSesi0206-HAvadis0206-Kıbrıs0206-Kıbrıslı0206-KıbrısPostası0206-Ortam0206-StarKıbrıs0206-Vatan0206-Volkan0206-Yenidüzen

6 Şubat 2015
6 Şubat Kıbrıs Gazeteleri Ön Sayfaları için yorumlar kapalı
Okunma 229
bosluk
Prof. Dr. Ata ATUN Makaleleri, Özgeçmişi, Yazıları Son Yazılar FriendFeed
Samtay Vakfı
kıbrıs haberleri
kibris 1974
atun ltd

Gallery

Şehitlerimiz-1 kktc-tc-bayrak- kktc-tc-bayrak kktc-tc-bayrak-2 kktc-tc-bayrak-3 kktc-tc-bayrak-4

Arşivler

Son Yorumlar