





Anadolu’nun Güneydoğusunda 1982 yılından beri süregelmekte olan terör olayları gerçekte Türkiye’nin bölgesel bir güç olmasının önüne engeller koymak ve Avrupa’nın karşısına bir güç olarak çıkmasını durdurmak amaçlı.
Avrupa’da 21.ci yüzyıl mantığı ve anlayışı ile çağdaş “Haçlı Birliği”ni oluşturmayı başarmış olan Avrupa’nın Hristiyan devletleri, Türkiye ile 1959 yılında başlatılmış olan katılım sürecine ve 1964 yılında Ankara’da imzalanmış olan Ankara Anlaşmasına rağmen halen daha görüşmeleri sürdürmekten utanmamakta. Türkiye’nin AB’ye katılımını önlemek için de olmadık engelleri yaratırken, Balkanlardaki neredeyse Türkiye’den 50 yıl daha gerisinde olan Hristiyan devle...
Bu nasıl bir müzakere süreci, nasıl bir “Güven Arttırıcı Önlem”lerin yapıldığı dönem, nasıl bir “Kıbrıs sorununa çözüm bulma çabalarının yoğunlaştığı” zaman dilimi pek de anlamış değilim.
Anlaşılan Rumlara göre tüm Güven Arttırıcı Önlemler, Rumların lehine ve çıkarları doğrultusunda olmalı, Kıbrıslı Türkler ise sürekli olarak cezalandırılmalı veya da ambargolar ve izolasyonlar Kıbrıslı Türkler Rum egemenliğini kabul edene dek daha sıkı bir şekilde uygulanmalı. Yapılan ve yapılacak herşey Kıbrıslı Rumların lehine olmalı. Adada sadece haklı konumda olan Kıbrıslı Rumlar. Kıbrıslı Türkler ise 1963-1974 yılları arasında, sözde Kıbrıs Cumhuriyetini silah zoru ile ele geçirmiş Kıbr...
İran’ın nükleer programıyla ilgili Birleşmiş Milletlerin daimi üyesi beş ülke ve Almanya (P5+1) arasında yapılan müzakerelerin sonuç vermesi ile ABD ve AB, 2015 yılı sonlarına doğru İran’a uyguladıkları ambargonun ve yaptırımların kaldırılması yönünde karar aldılar. Bu karardan hemen sonra da, Birleşmiş Milletler Ocak ayı içinde resmen İran’a uygulanan ambargo ve yaptırımların kontrollü olarak kaldırıldığını açıkladı. Avrupa Birliği’nin İran petrolünü almasını kısıtlayan engel ortadan kalktı ve İran’ın bankacılık sektörlerine getirilen sınırlamalar da denetimli olarak kaldırıldı.
Bu gelişmeler sonrasında da asırların komşusu olan ve aynı bölgede yaşamlarını sürdüren İran ve Türki...
Rumların ABD’deki mahkeme hezimeti, Rum Dışişleri Bakanlığı’nın “bireysel dava açmayın” uyarısına neden olurken, Kıbrıslı Türklerin avukatı Haberal Kıbrıslı’ya konuştu
“Rumları, Yunan avukatlar dava açmaya teşvik ediyor”
Yurdagül ATUN
*Atun: “ABD yargısı, karar merciinde Yunanlı hakimlerin ve Helen hayranı hakimlerin yer aldığı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin hatasına düşmedi ve duygusal değil, yürürlükteki hukuk kurallarına göre karar verdi”
ABD’de, Rumların Kıbrıslı Türkler aleyhine açtıkları mülkiyet davasında Kıbrıslı Türkleri başarıyla savunan avukat David S. Saltzman, Haberal Kıbrıslı Gazetesi’ne yaptığı...
ABD’nin başkenti Washington şehri, özel statüye sahip ve ABD Millet Meclisinin hukuksal yönetimi altındaki Columbia Bölge’sinde yer almakta. İngilizce adı “District of Columbia” olan Columbia Bölgesi, ABD’deki diğer eyaletlerden biraz farklı bir statüde ve ABD Millet Meclisinin (Kısa adı Kongre olup Temsilciler Meclisi ve Senato’dan oluşmaktadır) hukuksal yönetimi altında olan çok özel bir bölge. Eyaletlerin olduğu gibi Columbia’nın da Kongre’de temsilcisi var ama bu temsilcinin oy hakkı yok.
Alan olarak küçük, görev olarak çok büyük işler yapan bir bölge Columbia. Dünyanın siyasi başkenti sayılan Washington, bu özel bölge içinde ve başka bir şehri yok. Beyaz Saray, Kongre binası (Capitol), Arlington me...