DISY-AKEL Dayanışması Kapıda

Prof. Dr. Ata ATUN

 
Yazarın tüm yazılarını görüntüle

  
 4 Haziran 2008 Saat : 12:12


 

Ben bu dayanışmanın olacağını 26 Temmuz 2007 tarihli yazımda dile getirmiştim. Bu güne kadar niye gerçekleşmediğini merak ediyordum ve kendimden de şüphe duymaya başlamıştım.


Beklenen gerçekleşiyor.


Rum tarafında testi çatlamak üzere.


1950’lerin EOKA’cı kuşağından olan ve AKRİTAS ismi ile ünlü Kıbrıslı Türkleri imha planının mimarı, “Defkalion” kod adlı Tasos Nikolaos Papadopulos, Kıbrıs sorununun çözümü doğrultusunda Hristofyas ve Talat tarafından başlatılan olumlu çabaları bir türlü hazmedemiyor. Kıbrıslı Türklerin bir şekilde yönetime ortak olacakları düşüncesi belli ki Papadopulos’un aklına bir türlü yatmamış.


Papadopulos 23 Mayıs tarihli Hristofyas-Talat bildirisini Kıbrıslı Rumların çıkarları açısından  “geriye doğru atılmış bir adım” olarak nitelendirerek, Kıbrıs’taki gelişmelerle hemfikir olmadığını kamuoyu önünde zehir zemberek bir dille açıkladı.


Belli ki, AKEL-DIKO işbirliği çatlamaya başladı.


Üstüne üstlük, AKEL-KİLİSE dayanışması da çatlamak üzere.


Buna AKEL-RED CEPHESİ çatlamaya başladı demek daha doğru olacak.


Hem Papadopulos, hem de Hrisostomos II, son gelişmelerden sonra Hristofyasa karşı müşterek bir cephe aldılar.


Bir taraftan Papadopulos, Hristofyas’ı eleştirirken, diğer taraftan da Hrisostomos II, Hristofyas’ın ortak bildiri ile kandırıldığından bahsetmeye ve Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasını geçersiz hale getirmek çabaları ile suçlamaya başladı.  


DIKO ve KİLİSE Hristofyas’a cephe almaya başlar da EDEK geri kalır mı?


2009 yılındaki Avrupa Parlamentosu seçimleri arifesinde, siyasi kazanımlar nedeni ile EDEK, Hristofyas Hükümetinden ayrılmayı göze alamıyor ama başlamış olan “Barış” sürecinin de çökmesi için dualar ediyor, kilisede mumlar yakıyor.


Sadece böylesi bir gelişme EDEK’i içine düştüğü ikilemden kurtarabilir. Bir tarafta Papadopulos, diğer tarafta da Hristofyas. EDEK Başkanı Yannakis Omiru ikisinin ortasında kaldı ve matçez olmak (yam yassı ezilmek) üzere.


Papadopulos,  Vassos Lissaridis’in gölgesinden kaçamayan EDEK Başkanı Yannakis Omiru ile sürekli bir iletişim ve işbirliği içinde. Adeta onu baskısı altına aldı. Zaten Cumhurbaşkanlığı döneminde EDEK’in 6 milletvekili ile hükümetine verdiği desteği fazlası ile geri ödemişti. İşin ilginç yanı Papadopulos’un partisi DIKO ne kadar sağcı ise, Lissaridis’in kurduğu EDEK de o kadar sosyalist. Daha doğrusu sosyalist milliyetçi aynı Naziler gibi, “Nationalist Socialist” yani Milliyetçi Sosyalist.


1976 yılından beri DIKO, AKEL, EDEK ve KİLİSE’nin oluşturduğu RED CEPHESİ sallantıda.


DIKO ve Kilise tarafında Hristofyas’a karşı bir cephe oluşturmak çabaları yer alırken AKEL içinde de yılların RED CEPHESİ’ne karşı kırgınlık sözleri yüksek sesle dile getirilmeye başlandı.


AKEL ileri gelenleri, Papadopulos’un yaptığının nankörlük olduğunu, beş yıl müddetle ne pahasına olursa olsun Papadopulos’un yanında durduklarını, herkes ona karşıyken onu desteklediklerini ve ülkeye zarar vermemek için AKEL’in bütünlüğünü tehlikeye attıklarını söyleyerek düş kırıklıklarını ortaya koymaya başladılar. 


DIKO, EDEK ve KİLİSE bir taraftan Hristofyas’a karşı ortak bir hareket içine girerken diğer taraftan da DISY’i parçalamak ve güçten düşürmek için kolları sıvadılar. Bunun da nedeni eski Cumhurbaşkanı Glafkos Klerides’in kurduğu DISY’nin Başkanı Nikos Anastasiades’in, geçen hafta, Hristofyas’a müzakerelerde gösterdiği olumlu ve yapıcı davranışlardan dolayı tam destek verdiğini açıklaması.


DISY, Hristofyas’a neredeyse açık çek verdi.


AKEL’in ve DISY’nin Rum meclisine 18’er sandalyeleri var. İkisinin toplam sandalye sayısı 36 ediyor ve 56 kişilik mecliste %32’lik bir çoğunluğa sahip oluyorlar. Rum meclisinde milletvekillerinin partilerinden istifa etmeleri ve parti değiştirmeleri veya başka parti kurmaları gibi bir olanak da yok. Partisinden istifa eden milletvekilinin yerine aynı partiden, seçimde en çok oyu almış ve seçilememiş kişi otomatikman milletvekili oluyor.


Papadopulos’un AKEL üzerinde baskı kurabilmesi ve Hristofyas’ı dizginleyebilmesi için DISY’i parçalaması şart.   


Görünen o ki, güneyde iki belirgin cephe oluşacak çok yakında.


Karoyan’a rağmen Papadopulos DİKO ve EDEK’i kontrol altına alıp, EVROKO ile birleşik hareket etmeyi sağlayacak ve Kilisenin onayı ve desteği ile de çözümsüzlük güçlerini bir çatı altında birleştirerek güçlü ve yeni bir RED veya ÇÖZÜMSÜZLÜK CEPHESİ oluşturacak.


Diğer taraftan da çözüm yolunda yalnız bırakılan AKEL, kendisine açık çek veren DISY ile adada çözümü savunan yeni bir cephe oluşturacak ve büyük bir olasılıkla da 2009 yılındaki Avrupa Parlamentosu seçimleri arifesinde yeni bir koalisyon hükümeti kurarak AP’ye DISY ve AKEL’den Kıbrıs Milletvekillerini sokarak, çözüm yolunda ilerlemeye devam edecek.

Prof. Dr. Ata ATUN Son 10 Yazı                                                                                  Yazarın Tüm Yazıları



  • ABD GAZZE’de Liman istiyor
  • Türkiye-AB İlişkilerinde Değişim
  • Aile Vakfımızın İftar Yemeği
  • Doğu Akdeniz’de Temelden Değişiklikler
  • 60 Yıllık Yanlış Düzeltilmeli
  • Batı, Kıbrıs Müzakerelerini Neden Başlatmak İstiyor?
  • BRTK TV Programı
  • Müzakerelerin İçeriği Değişir mi?  
  • Doğu Akdeniz ve KKTC başlıklı KONFERANS
  • Soğuk Savaş Kızışıyor
  • Okunma 57
    DISY-AKEL Dayanışması Kapıda için yorumlar kapalı

    Yorumlara kapalı.

    Prof. Dr. Ata ATUN Makaleleri, Özgeçmişi, Yazıları Son Yazılar FriendFeed
    Samtay Vakfı
    kıbrıs haberleri
    kibris 1974
    atun ltd

    Gallery

    Şehitlerimiz-1 Şehitlerimiz-amblem kktc-bayrak kktc-tc-bayrak- kktc-tc-bayrak kktc-tc-bayrak-4

    Arşivler

    Son Yorumlar