EOKA-B HALA YAŞIYOR

Prof. Dr. Ata ATUN

 
Yazarın tüm yazılarını görüntüle

  
 15 Kasım 2004 Saat : 12:46


 

BİZ TMT’yi LAV ETTİK

AMA

EOKA-B HALA YAŞIYOR.

Geçenlerde bir Rum ile tanıştım. Hoş beşten sonra bir ara belinde bir kabarıklık gözüme çarptı. Belindekinin cep telefonu olduğunu varsayarak, şaka yollu niye tabanca taşıdığını sordum. Aslında sorma amacım kendisini birazcık kızdırmak idi ve tabanca lafını sırf kendisini dürtmek için ortaya atmıştım. Hatta biraz da ileri giderek, Türkleri öldürmeye gerek kalmadığını, her iki toplumda da barış rüzgarlarının estiğini ve artık 2004 yılında bir Türk öldürmek ile her hangi bir kahramanlık payesinin de kazanılmadığını söyledim. Cep telefonu olduğunu varsaydığım belindeki kabarıklık konusunda kem küm etmeye başladı. Bana, onun bir telefon olduğunu bir türlü söyleyemedi, ceketinin düğmelerini açıp telefonunu da gösteremedi.

Aklıma hemen EOKA ile EOKA-B geldi. Sonra da TMT geldi.

Biz TMT’yi 1976’da lav etmiştik. O dönemde ben de Milletvekili idim ve 23 Kasım 1976 günü yapılan oturumda, resmen TMT’yi lav eden ve Güvenlik Kuvvetlerini yasal olarak kuran 29/76 No.lu yasayı oy birliği ile geçirmiştik. 1 Ağustos 1976’da kurulan Güvenlik Kuvvetlerimiz, 23 Kasım 1976 günü kabul edilen 29/76 No.lu bu yasa ile de yasal bir statü kazanmıştı.

Ama… Rum tarafındaki EOKA-B örgütü halen daha faaliyette ve kapatılmadı. Önce EOKA’nın açılımına bir bakalım. Ethniki Organosis Kyprion Agoniston (Kıbrıslı savaşçıların Milli Örgütü). EOKA-B’de onun varisi. Peki bu EOKA-B kime karşı hala daha canlı ve faaliyette. Şimdi, Avrupa Birliği içinde silahlı bir grubun hala daha faaliyet içinde olabileceğini, benim aklım bir türlü almıyor ve kabul edemiyor. Namlusu ucunda olan da bizleriz, yani Kıbrıs Türk’leri.

Gelin hep birlikte EOKA-B’nin kuruluş amacına ve faaliyetlerine bakalım.

1968 yılı içinde başlayan toplumlararası görüşmeler sürerken, Kıbrıs Rum Toplumu içinde iki esas görüşün belirginleştiği gözlenir… Bu görüşmelerden biri, ani bir askeri harekat ile Kıbrıs Türk direnişinin kısa yoldan kırılarak Enosis’in ilan edilmesini; diğeri de uzun vadeli bir program çerçevesinde ekonomik ve siyasi baskılarla Türk direnişinin kırılarak, Enosis’e ulaşılmasını öngörmekteydi… Bu görüşlerden birincisini eski EOKA’cılar ve Cunta yanlısı güçler, ikincisini de askeri bir harekatın Türk müdahalesi ile başarısızlığa mahkum olacağını iyi kavramış olan Makarios savunmakta idi… Nitekim Makarios Türkler üzerinde ekonomik baskıyı ağırlaştırırken, adadan göç etmek isteyen Türklere her türlü kolaylığı sağlıyor, bir yandan da süren Toplumlararası görüşmeleri uzatarak, Türklere otonomi verilmesini dahi kabule yanaşmıyordu…

Enosis konusunda askeri kısa yolu tercih edenler EOKA’yı canlandırarak “EOKA B” adlı Cunta destekli ve Yunanistan tarafından yönetilen gizli bir örgüt kurdular. Gizli örgüt adada bulunan ve RMMO’yu yöneten Yunanlı subayların yönetimindeydi. İlk etkili eylem olarak 1970 yılı Mart ayı başlarında Makarios’un bindiği helikoptere ateş edildi. Helikopter zorunlu iniş yaptı, Makarios kurtuldu. Bunun üzerine 11 eski EOKA’cı tutuklandı, İçişleri eski Bakanı Yorgacis bu olaydan sonra şüpheli şekilde öldürüldü…

Bunun ardından 28 Ağustos 1971’de Grivas gizlice adaya döndü ve EOKA-B’nin başına geçti. RMMO kamplarından silah çalmalar, sabotajlar başladı. Kilisenin Sen-Sinod Meclisi üyesi 3 papaz, Makarios’a karşı cephe aldı, Grivas, Enosis demeçleri vermeye başladı. Makarios 21 Şubat 1971 ‘de Grivas’a bir mektup yazarak işbirliği yapmalarını istedi. Grivas ise bunu reddetti. 29 Ekim 1971’de bir başka açıklama yapan Makarios, “bütün Yunan hükümetlerinin rızası bulunduğu taktirde, Enosis’i ilan etmekte tereddüt etmeyeceğini, fakat bu tür bir girişimin başarısına ve başarısızlığına yol açacak çeşitli faktörler makul olarak değerlendirildikten sonra bunun olanaksız olduğunu” belirtti. Makarios’u devirip kısa yoldan Enosis’e ulaşmayı isteyen EOKA B ise, sabotaj eylemlerini yoğunlaştırdı.

Bu arada şiddet ve terör olayları artarken, 31 Ocak 1973’de yeni bir açıklama yapan Makarios, EOKA B’nin eylemlerini “Enosis’in mezar kazıcıları” olarak nitelendirdi.

Grivas’m ölümü üzerine alınan bir kararla EOKA-B karargâhı, Yunan Kontenjan Alayı Kışlası’na taşındı. Bu durumdan rahatsız olan Makarios ile Yunan ordusu arasıda sürtüşme başladı. 2 Temmuz 1974’de Yunan Cumhurbaşkanı General Ghizikis’e bir mektup yollayan Makarıos, kendisinin, “Vali değil, devlet başkanı olduğunu” hatırlattı” ve EOKA-B militanlarının önemli bir bölümünün yakalanması için harekete geçti. 15 Temmuz’da duruma el koyan R.M.M.O. milislerine bağlı tanklar Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na taarruz ettiler ve Nıkhos Sampson’u Cumhurbaşkanlığına getirdiler.

Hikaye burada bitmiyor ama ben burada EOKA-B’nin tanımına bir nokta koyuyorum. Şimdi, yani 2004 yılında hala daha EOKA-B ile Yunan Kontenjan Alayı ve RMMO organik bağlarla birbirlerine bağlı ve nihai hedefleri de Kıbrıs Türkleri, Türk kanı içmek ve Girne’ye Yunan bayrağı çekmek.

AB içinde bir devlette bunların olabileceğini bir türlü düşünemiyorum.

KKTC bence bu konuda İHM’ye başvurmalı ve AB’ye de şikayet mektupları göndermeli. Mektubun giriş bölümü ve ilk paragrafı da mesela şöyle olabilir..

”Sevgili Avrupa Birliği,

Sen Kıbrıs’ta barış için elden geleni yapıyorsun ve Kıbrıs’a barışı getirmek için her yolu deniyorsun. Bizi de zamanı gelince AB ailesine katmak istiyorsun ama sana üye olan Kıbrıs (Rum) Cumhuriyetinde, terör örgütü olarak sınıflandırılmış EOKA-B örgütü hala daha kapatılmamış ve faaliyette. Üstelik bu örgütün hedefi de bizleriz. BU konuda ne yapmayı düşünüyorsun?” ……

Prof. Dr. Ata ATUN Son 10 Yazı                                                                                  Yazarın Tüm Yazıları



  • ABD GAZZE’de Liman istiyor
  • Türkiye-AB İlişkilerinde Değişim
  • Aile Vakfımızın İftar Yemeği
  • Doğu Akdeniz’de Temelden Değişiklikler
  • 60 Yıllık Yanlış Düzeltilmeli
  • Batı, Kıbrıs Müzakerelerini Neden Başlatmak İstiyor?
  • BRTK TV Programı
  • Müzakerelerin İçeriği Değişir mi?  
  • Doğu Akdeniz ve KKTC başlıklı KONFERANS
  • Soğuk Savaş Kızışıyor
  • Okunma 1.416
    EOKA-B HALA YAŞIYOR için yorumlar kapalı

    Yorumlara kapalı.

    Prof. Dr. Ata ATUN Makaleleri, Özgeçmişi, Yazıları Son Yazılar FriendFeed
    Samtay Vakfı
    kıbrıs haberleri
    kibris 1974
    atun ltd

    Gallery

    Şehitlerimiz-1 Şehitlerimiz-amblem kktc-bayrak kktc-tc-bayrak- kktc-tc-bayrak kktc-tc-bayrak-4

    Arşivler

    Son Yorumlar