Kıbrıs bölünemeyecek kadar küçükmüş |
Prof. Dr. Ata ATUN |
|
Ne vakit adaya barışın gelmesi için adadaki fiili durumun resmi duruma dönüşmesinin de bir seçenek olduğunu söylesek, bir akıllı çıkar ve “Kıbrıs adası bölünemeyecek kadar küçüktür” der.
Üstelik bilgiçlikte taslarlar. Sanki tüm adaları araştırmışlar ve benzerini bulamamışlar gibi, her ne hikmetse.
Yaptığım araştırmaya göre yer küre üzerinde bazıları ikiye bazıları da üçe bölünmüş tamı tamına 13 ada var. Dikkate değer olanlar 13 adet, bölünmüşlerin sayısı ise onüçten çok daha fazla, toplam 52 adet.
Bu dikkate değer onüç ada ile ilgili bilgiler aynen aşağıdaki gibi;
1- Yeni Gine adası: 785,753 km2
Endonezya %50, Papua Yeni Gine %50 toprak sahibi.
2- Borneo adası: 748,168 km2
Endonezya %73, Malezya %26, Brunei %1 toprak sahibi.
3- İrlanda adası: 81,638 km2
İrlanda Cumhuriyeti %83, İngiltere %17 toprak sahibi.
4- İspanyola adası: 73,929 km2
Dominik Cumhuriyeti %65, Haiti %35 toprak sahibi.
5- Tierra Del Fuego adası: 47,992 km2
Şili %56, Arjantin %44 toprak sahibi.
6- Timor adası: 28,418 km2
Endonezya %53, Doğu Timor %47 toprak sahibi.
7- Kıbrıs adası: 9,234 km2
Kıbrıs Rum Cumhuriyeti %61, KKTC %36, İngiltere %2, BM %1 toprak sahibi.
8- Sebatik adası: 452.2 km2
Endonezya %%50, Malezya %50 toprak sahibi.
9- Usedom (Almanca) veya Uznam (Lehçe) adası: 445 km2
Almanya %79, Polonya %21 toprak sahibi.
10- St. Martin (Fransızca) veya Sint Marteen (Hollandaca) adası: 91.9 km2
Fransız %61, Hollanda %39 toprak sahibi.
11- Kataya adası: 0.71 km2
Finlandiya %50, İsveç %50 toprak sahibi.
12- Kral Fahd Geçityolu :0.66 km2
Suudi Arabistan %50, Bahreyn %50 toprak sahibi.
13- Market adası: 0.03 km2
Finlandiya %50, İsveç %50 toprak sahibi.
Bunlara ilaveten irili ufaklı göller içinde ve nehir mecrasında yer alan elli iki adet daha ada var ki, neredeyse tümünün de üstünde iki ayrı devletin egemenliği mevcut.
Belli ki birileri bizleri yıllarca uyutmaya çalışmış adalar bölünemez diye. Gerçek hiçte öyle değil. Kıbrıs adası 20. Yüzyılın ilk üç çeyreği içinde yaşamadığı huzuru ve görmediği barışı, 1974 Mutlu barış harekatından sonra yaşadı ve gördü.
Ada üzerinde yüzyıllardır yaşayan iki halk, ilk defa bu son 36 yılda birbirlerinin kanını dökmediler. 2003 yılından itibaren karşılıklı geçişlerin başlamasına rağmen, güney Kıbrıs’taki münferit kişisel saldırıların dışında dikkate değer pek bir çatışma olayı olmadı.
Bu adanın yakın tarihine baktığımızda, büyük bir aşama ve dikkate alınması gereken bir gelişme bu yaşananlar. Adanın geleceğinde çocuklarımızın huzur ve barış içinde yaşayabilmeleri için dünya üzerindeki her tür çözüm şeklini iyice gözden geçirmemiz ve ona göre adım atmamız gerekmektedir. Adanın geleceği açısından 2010 ve 2011 yılları çok önemli kararların alınacağı kritik yıllar olacak.