Sömek’in ve Sanver’in Kitapları |
Prof. Dr. Ata ATUN |
|
Emine Sömek hanıma da, Ahmet Sanver dostuma da buradan teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Her ikisi de “Soykırım”a uğradığımız yıllara ait doğru, gerçek ve birebir yaşadıkları anılarını ve olayları kitaplaştırmışlar.
Daha yayınlandığı ilk gün Sayın Emine Sömek’in “Kıbrıs Türkünün Milli Mücadelesi – Kıbrıs Türk Mücahidi Dr. Selçuk Sömek ve Ailesinin Anıları”- adlı kitabı ve eski dostum, kahraman bir mücahit olan Ahmet Sanver’in “TMT ve ÖHD -Özel Harp Dairesi- Anılarım” adlı kitabını hemen satın almıştım.
Sağ olsunlar, adıma imzaladıkları kitaplarını da elden, kısa bir süre sonra bana gönderdiler.
Her iki kitabı da, sırada olanların en önüne koyarak soluk soluğa okudum. Milli Mücadele tarihimize, uğradığımız soykırım yıllarına, haklarımızın yerlerde çiğnendiği, insanlarımızın kalleşçe öldürüldüğü döneme ait bilgileri okumak ve o yıllarda yaşananları, insanlarımızın fedakârlıkları ile kahramanlıklarını öğrenmek beni son derece etkiliyor ve mutlu ediyor. Eminim sizleri de etkileyecektir.
Elbet bir gün bu çektiklerimizin hesabını ilgili kişilerden soracağız. Elbet bir gün bize yaşattıkları cehennemin bedelini ödeyecekler. Tarih bunun örnekleri ile dolu. Eden buluyor.
Emine hanımı tanımıyorum. Biyografisinden çok faal ve çalışkan bir insan olduğunu öğrendim. Çalışmalarını takdir etmemek elden değil. Kitabını büyük bir titizlikle kaleme almış. İçinde dedikodu veya varsayım yok. Özellikle soykırım yıllarında yaşadığı yöredeki olayları anlatırken, düzenli bir sıra içinde, adeta kronolojik olarak yerel Türk ve Rum basını ile yabancı basında Kıbrıs’taki olaylarla ilgili yayınlanan yazı ve haberlere de yer vermiş. Okurken o kötü yıllara geri gittim. Rumların yüzde doksan dokuzunun güle oynaya yaşadığı, hayatı toz pembe gördüğü ve bizlerin çektiklerinden haberlerinin olmadığı o korkunç yılları tekrar yaşadım adeta.
Bazen bize yaptıklarını anlatıyorum kendilerine. “Yok yahu. Biz size soykırım mı uyguladık, masum insanları yollardan mı alıp öldürdük. Gerçekten bilmiyordum. Bizim tarihimizde böyle şeyler yok” diye yanıtlıyorlar beni şaşkınlıkla. Rum yöneticiler, bize soykırım uyguladıkları yılları tarih kitaplarından silmişler, resmi evrakları bile yok etmişler, bir gün kendi halklarına hesap vermemek için.
Dr. Selçuk Sömek ile ilgili bu güzel ve kıymetli kitabın basımı için, yarım asırdan fazla ailenin en yakın dostları olan ve desteklerini esirgemeyen Doğan Sağlık Grubu kurucuları ve sahipleri Dr. İsmet ve Dr. Doğan Birgül’e de bir Kıbrıslı Türk olarak teşekkürlerimi sunmak isterim.
Bu kitapta, milli mücadele yıllarında tıp mensubu olan Kıbrıslı bir Türk’ün nasıl kendi çapında mücadele ettiği, var oluş savaşına koyduğu katkıları var.
Diğer kitabın yazarı, benim kıymetli dostum Ahmet Sanver. Arkadaşlığımızın başlangıcı Barış Harekatının da gerisine gider. Ahmet benim Mücahit arkadaşım. Yıllarca bana bile söylemediklerini bu kitaptan öğrendim. İşte TMT – Türk Mukavemet Teşkilatı- böyle bir kuruluştu. Arkadaştık ama birbirimizin ne yaptığından, görevinden, misyonundan haberimiz olmazdı.
Milli Mücadelemize katkı koymuş, canını birçok kez hiç korkamadan ve tereddüt duymadan koltuğunun altına alarak mücadele vermiş çok yakın kahraman arkadaşlarım var. Birçoğu maalesef bütün ısrarlarıma rağmen ağızlarını bile açmadan ebediyete göç ettiler. Hayatlarını verdiler ama sırlarını vermediler. Hepsini rahmetle anıyorum. Mekanları Cennet olsun. Keşke onlarda yazsalar veya da anlatsalardı.
Ahmet Sanver dostum iyi ki yaşadıklarını yazdı ve Milli Mücadele tarihimize kazandırdı. Kitabının her sayfası beni etkiledi. Okumanızı ve bizleri özgürlüğe taşıyan Milli Mücadelenin nasıl ve hangi koşullar altında verildiğini tekrardan hatırlamanızı veya da bilemediğiniz noktalarını öğrenmenizi tavsiye ederim.
Beni en çok etkileyen kısım ise “Yemin” süreci ve “Örgütten Alınan Güç” bölümü oldu. Doğrusu okurken, ben de kendi yemin sürecimi yeniden yaşadım.
Fırsat bulunca okuyun bu kitapları. Öğreneceğiniz çok bilgiler olacak, kaybınız ise sadece birkaç saat boyu zaman.
Ata ATUN
ata.atun@atun.com
http://www.ataatun.com
24 Eylül 2012