Tecavüzcüye 500 Yıl Hapis

Prof. Dr. Ata ATUN

 
Yazarın tüm yazılarını görüntüle

  
 14 Mayıs 2008 Saat : 12:12


 

Pazartesi günü Mağusa’da gerçekleştirilen tecavüz olayı beni derinden yaraladı ve çok olumsuz etkiledi.

Hiçbir kimsenin diğer bir insana zor ve şiddet kullanarak tecavüz etmeye hakkı yoktur.

Son yıllarda Kıbrıs’ta bu güne kadar yaşanmamış, görülmemiş suçlar işlenmeye başlandı. Özellikle erkek çocuklara tecavüz edilmesini, üniversite yıllarım hariç son 50 yıldır yaşadığım Kıbrıs’ta, bu dünyalar güzeli ülkemde, hiç duymamıştım.

Ne gencecik kızlarımıza, ne de kadınlarımıza tecavüz edilmesini, hele döverek ve zor kullanılarak tecavüz edilmesini kabul etmek mümkün değildir.

Bunları yapan yaratıkları lanetliyorum.

Yaratık diyorum çünkü insan demeye dilim varmıyor.


Bu yaratıklar, kendi cinsel arzularını tatmin etmek uğruna gencecik insanların hayatlarının yaşam boyu kararmasına neden olmaktadırlar.
Tecavüze uğramış kişilerin aldıkları fiziksel yaralar zaman içinde iyileşip geçerken, manevi yaraların iyileşmesi yaşam boyu mümkün olmamaktadır. 

Tecavüze uğramış kişilere çevresindeki insanların uyguladıkları sosyal davranışlar, her zaman bu kişilerin bu lanetli olayı hatırlamalarına ve tekrar tekrar yaşamalarına neden olmaktadır. Hayatları istemleri dışında bir kere karartılmıştır artık. 
   
Tüm bu insani olumsuzluklara ilaveten, bu menfur olay KKTC’mizin Üniversite yaşamını da olumsuz etkileyecektir.

Ekonomimizin en büyük lokomotifi olan Üniversite sektörünün bu insanlık dışı olaydan etkilenmemesi söz konusu değildir. Yurt dışındaki anne ve babalar üniversite eğitimi almaları için KKTC’ye çocuklarını gönderirken bundan böyle iki kez düşüneceklerdir.


Artık bu tür suçları önlemek için “akıl uçuklatacak” cezaların verilmesinin zamanı gelmiştir. 

19.cu yüzyıla kadar Avrupa’da, hırsızların ve tecavüzcülerin alınları, kızgın demirle, işledikleri suçun cinsine göre suçu tanımlayan bir harf ile dağlanmaktaydı.  Örneğin tecavüzcülerin alınları “T” harfi ile dağlanmaktaydı ve tecavüzcü böylece bu suçunun ceremesini hayat boyu alnında taşımaktaydı. Her Allahın günü etrafındakiler tarafından bu harf nedeni ile lanetlenmekteydi ve toplumdan da dışlanmaktaydı.

Benim önerim, pazartesi günü Mağusa’daki tecavüz olayını acımasızca gerçekleştiren bu yaratıktan başlamak üzere, tüm tecavüzcüler önce hadım edilmeli sonra da 500 yıl hapse gönderilmelidir.


Ceza infaz yasası, suç işleyen kişilerin, mahkemelerimizce verilen cezaların büyük oranda azaltılarak, kısa bir süre hapiste yattıktan sonra dışarı çıkmalarına olanak tanımaktadır.

Tecavüzcülere verilecek ceza 500 yıl hapislik olmalıdır ki, ne ceza infaz yasasının öngördüğü indirimlerden yararlanıp kısa bir müddet hapis yattıktan sonra dışarı çıkabilsinler, ne de bir daha güneş yüzü görebilsinler.

Kendi hayatları da, tecavüz ederek acımasızca kararttıkları kişilerin hayatı gibi kararsın.


İlgili yasaların değiştirilmesi ve cezaların arttırılması için milletvekili arkadaşlarımla görüştüm. Topu yargıya attılar. Onların yetkisindedir, biz ceza verilmesinin kapısını açtık, cezaları istedikleri gibi arttırabilirler yanıtını verdiler.

Yargıdaki arkadaşlarımla görüştüm, “Yasaları meclis yapar biz de uygularız. Cezaların alt sınırı yoktur ama üst sınır vardır. Biz istediğimiz ağırlıkta ceza veremeyiz” diyerek topu geldiği yere iade ettiler.
      
Anlaşılan böylesi bir uygulamanın yürürlüğe konması için üst kattan birilerinin bu işe bulaşması ve düğmeye basması lazım.


Sıra şimdi Başbakanda ve Cumhurbaşkanında. Her ikisinin de eşleri çok saygın, sosyal ve duyarlı kişiler. Bu konuya ağırlık koymaları gerekli.
Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımız, birlikte veya ayrı ayrı, Meclisteki siyasi partiler ile “Ceza Yasası”nda yapılacak tadilatlar ile ilgili olarak hemen görüşmeliler.


Tüm siyasi partiler ve tüm Milletvekilleri siyaseti ve politik çekişmeleri bir kenara bırakarak, bu konuda bir konsensüs oluşturmalılar. Yasa değişikliği için özel bir komite kurarak yasadaki tadilatı görüşmeliler ve hemen “ivedilik” kararı alarak ilgili yasada tadilat yapıp tecavüzcülere ve gerekirse de diğer suçların faillerine hak ettikleri “akıl uçurtan” cezaların verilmesini sağlamalıdırlar.

Sivil Toplum Örgütlerimizi de bu konuda göreve davet ediyorum. Siyasiler üzerinde lütfen baskı kurun.

Tecavüz gibi çirkin ve insanlık dışı olayların önlenmesinin başka bir yolu yoktur.

Duyarlı bir vatandaş olarak hükümetimden, mecliste bizleri temsilen görev yapan milletvekillerinden talebim aynen budur.

Prof. Dr. Ata ATUN Son 10 Yazı                                                                                  Yazarın Tüm Yazıları



  • ABD GAZZE’de Liman istiyor
  • Türkiye-AB İlişkilerinde Değişim
  • Aile Vakfımızın İftar Yemeği
  • Doğu Akdeniz’de Temelden Değişiklikler
  • 60 Yıllık Yanlış Düzeltilmeli
  • Batı, Kıbrıs Müzakerelerini Neden Başlatmak İstiyor?
  • BRTK TV Programı
  • Müzakerelerin İçeriği Değişir mi?  
  • Doğu Akdeniz ve KKTC başlıklı KONFERANS
  • Soğuk Savaş Kızışıyor
  • Okunma 64
    Tecavüzcüye 500 Yıl Hapis için yorumlar kapalı

    Yorumlara kapalı.

    Prof. Dr. Ata ATUN Makaleleri, Özgeçmişi, Yazıları Son Yazılar FriendFeed
    Samtay Vakfı
    kıbrıs haberleri
    kibris 1974
    atun ltd

    Gallery

    Şehitlerimiz-1 Şehitlerimiz-amblem kktc-bayrak kktc-tc-bayrak- kktc-tc-bayrak-3 kktc-tc-bayrak-4

    Arşivler

    Son Yorumlar