Üniversite açmaya geçmişte de karşı gelmişlerdi

Prof. Dr. Ata ATUN

 
Yazarın tüm yazılarını görüntüle

  
 18 Mayıs 2007 Saat : 2:19


 

Deneyimli bir akademisyen olan babam Prof. Dr. Hakkı Atun, 20 Temmuz 1974 Barış Harekatından sonra taşların yerine oturmasını bekler ve 2 ağustos 1975 tarihinde KTFD Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş ve GKRY başkan vekili Glafkos Klerides tarafından imzalanan nüfus mübadelesi anlaşmasının ardından dönemin Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’a ve Turan Feyzioğlu’na birer mektup yazar. Hatırlarsanız bu mektup geçen sene basınımızda yayınlanmıştı.

 

Mektubunda “Kıbrıs bir ada ülkesidir. Ham maddesi ve yer altı zenginlikleri yoktur. Yeni kurulan Kıbrıs Türk Federe Devletinin ekonomisi taşıma hammadde ile hiç bir yere gidemez. Lübnan’da Amerikalıların yıllarca önce kurdukları “American University of Beirut”  adlı bir üniversite bulunmaktadır. Bu üniversite, nüfusu küçücük olan Lübnanlı gençlere ve tüm Arap ülkelerinden gelen öğrencilere hitap etmektedir. Kıbrıs’ta en akılcı sanayi üniversite kurmak olacaktır. Bu üniversite hem Beyrut Amerikan Üüniversitesine rakip olur hem de Kıbrıs Türklerine saygınlık kazandırır..” diye yazar.

Dönemin Kıbrıs işlerinden sorumlu devlet bakanı Turan Feyzioğlu, babamın yazısını alınca babamı çağırır ve konuyu enine boyuna görüşürler. Aylar süren çalışmalar yapılır ve konu Sayın Feyzioğlu’ndan, o dönemde benim de milletvekili olduğum KTFD hükümetine aktarılır.

 

Konu hakkında, o dönemin Eğitim Bakanının, Rauf bey tarafından kendisine iletilen mektubun kopyasından dolayı bilgisi vardır.

Dönemin Eğitim Bakanlığı bürokratları, konu Bakan tarafından çalışma yapmaları için kendilerine aktarılınca “Kıbrıs’ın nüfusu değil bir Üniversiteyi, teknik okulu bile kaldırmaz” deyip olumsuz görüş verirler.

Hayatlarında Üniversitede görev yapmamış, öğretim görevlisi veya üyesi olmamış ve herhangi bir üniversitenin idari kadrolarında çalışmamış bu bürokratlar, babam tarafından 1975 yılında yapılan “Kıbrıs’ta Üniversite kuralım” teklifini daha doğmadan öldürürler ve bu güzel fikrin halk tabiri ile içine ederler.

 

Aradan birkaç yıl daha geçer ve o dönemin Eğitim Bakanı, benim her zaman saygı ile andığım kıymetli dostum rahmetlik Kubilay Çaydamlı olayı nerden öğrendiyse öğrenir, babamın yazdığı mektubu tozlu raflardaki dosyaların içinden buldurur ve beni çağırıp babamın mektubunu masanın üstüne koyar.  Sayın Çaydamlı ile o gün mektup hakkında, öneriye gülen ve reddeden bürokratlar hakkında ve Kıbrıs’ta üniversite kurulması hakkında konuşup görüş alış verişinde bulunuruz.

Nur içinde yatsın rahmetlik Çaydamlı’dan konu, olumlu görüş ile hemen Rauf beye oradan da T.C. Büyükelçisine ve Koordinasyon Kuruluna gider. Bakanlıkta müsteşar düzeyinde çalışmalar başlatılır ve böylece Kıbrıs’ta üniversitelerin temeli, önce teknik okul kurulması ile atılır.

Gerekli yasalar yapılırken ilk toplantılara bende katıldım. Mağusa surlarında çarpışmış, var olmanın ne demek olduğunu fiilen yaşamış, kan, gözyaşı ve şehitler pahasına yılların mücadelesi sonrasında kurulmuş gencecik devletin idealist bir milletvekili olarak katıldığım bu toplantılarda duyduklarım ve gördüklerim beni düş kırıklığına uğrattığı için kısa bir süre içinde bu toplantıları terk etmek zorunda kaldım.

Toplantıya katılan bir çok bürokrat, Kıbrıs’ta sağlam temeller üzerine oturmuş bir üniversite kurmak yerine, emekli oldukları zaman ikinci bir maaşı almak için kendilerine uygun bir yer yaratmak peşindelerdi ve mevki tanımları hep kendilerini kapsayacak şekilde önerilmekteydi.

Maalesef, Kıbrıs’ta üniversite kurulması önerisini ilk başta reddeden, deneyimsiz, hayatlarında Üniversitede görev yapmamış, öğretim görevlisi veya üyesi olmamış ve herhangi bir üniversitenin idari kadrolarında çalışmamış bu bürokratların o günlerde toplumun gereksinimlerine göre değil kendi çıkarlarına uygun yaptıkları yasanın sıkıntılarını hala daha çekmekteyiz ve hala daha DAÜ bunun sancılarını yaşamaktadır.

 

Bu hikayeyi niye mi anlattım size.

 

Bu yıl Yakındoğu Üniversitesi Diş Hekimliği ve Eczacılık fakültelerini açmaya hazırlanıyor. Uzun yıllar yapılan çalışmalar ve harcanan milyonlarca dolar sonucunda en modern aygıtlarla ve son sistem teknoloji ile donatılarak eğitime açılacak bu fakültelerimize aynen bundan otuz sene evvel yaşandığı gibi hayatlarında üniversitede görev yapmamış, öğretim görevlisi veya üyesi olmamış ve herhangi bir üniversitenin idari kadrolarında çalışmamış kişiler karşı çıkmakta ve en ilginç tarafı da bundan otuz sene evvelde söylenmiş –“Kıbrıs’ın nüfusu değil bir üniversiteyi, teknik okulu bile kaldırmaz”— görüşünü dile getirerek Eczacılık ve Diş Hekimliği fakültelerinin kuruluşuna karşı çıkmaktadırlar.

 

Büyük düşünen, büyük vizyonlu insanların atmak istedikleri büyük adımlara, bu küçük düşünen, dar vizyonlu ve küçük adımlar atan kişiler mani olmaya çalışmakta.

Bence herkes kendi işini yapmalı ve bilmediği konularda ahkâm kesmemelidir.

Prof. Dr. Ata ATUN Son 10 Yazı                                                                                  Yazarın Tüm Yazıları



  • İsrail Türkiye Sınırına Yanaşır mı?  
  • Sıra Kimde?
  • İsrail Güç Zehirlenmesine mi Girdi?
  • Coni niye Kıbrıs’ta?
  • Ata Atun – Netflix, “Famagusta” adlı dizi
  • Netflix eğlence platformu mu, propaganda aracı mı?
  • Niyet başka akıbet başka!
  • İsrail Fikir mi Değiştiriyor?
  • Ata Atun, Kıbrıs TV
  • AB Elçiliklerini Neden Kapatıyor
  • Okunma 54
    Üniversite açmaya geçmişte de karşı gelmişlerdi için yorumlar kapalı

    Yorumlara kapalı.

    Prof. Dr. Ata ATUN Makaleleri, Özgeçmişi, Yazıları Son Yazılar FriendFeed
    Samtay Vakfı
    kıbrıs haberleri
    kibris 1974
    atun ltd

    Gallery

    Şehitlerimiz-1 Şehitlerimiz-amblem kktc-bayrak kktc-tc-bayrak- kktc-tc-bayrak-3 kktc-tc-bayrak-4

    Arşivler

    Son Yorumlar